Aslında izin falan almak gerekiyordur belki, hani" konuşmamızı ne demeye bloguna malzeme yapıyorsun, otur kendin üretsene" şeklinde tepkiler gelebilir, ya da gelmeye bilir ki bu aşağıdaki insan organizmasından hiç tepki gelmez... Ara ara msn muhabbetlerini koyuyorum bloga, teşhirciliğin gözünü oymak babında(bağlamında)... Yoksa tamamen amaçsızım bu konuda...
Mimi Wonka: viç pablo
Pablo: çanlar kimin için çalıyor
Mimi Wonka: kitap olan
Pablo: kitap-film ikiside aynı
Pablo: bide şarkı var tabi o degil
Mimi Wonka: hemingway sevmiyor kimse
Pablo: benide pek seven yoktur. ayrıca bende pek kimseyi sevmem
Mimi Wonka: bizim zamanımızda sevgi mi varmış zaten
Pablo: Sevilmek için fazla gerçeğim ve fazla doğal
Pablo: evet pek kalmadı azize
Mimi Wonka: pablo cumhuriyetçiydi dimi?
Pablo: evet eskiden aktivistti
Mimi Wonka: unutmuşum kitabı açıkcası okumam lazım tekrardan ama kim uğraşacak
Pablo: Sen
Pablo: pablo aslında kitapta kötü gösterilmiş
Pablo: zayıf korkak vs.
Pablo: tek haraketi yüzünden adını kullanıorm orospu çocugu demiştim yüzümde pis bir gülümsemeyle
Mimi Wonka: o, o, nedir o?
Pablo: kendi adamları için atlar yeterizdi kaçmaları için. oda diger kamptan gelen adamlarla yolu kesmişti diger adamlarla beraber görevi tamamladıktan sonra dönerlerken pablo diger 3 adamı vuruyodu kendi adamları için.çok kaotik bir haraket aslında şeytanca ama kendimdeki o yüz ifadesini farkettigimde bu adama saygı duydugumu farkettim.
Pablo: Pablo = Anti-Kahraman
Mimi Wonka: feysbukta grup kurmak lazım
Pablo: ne gurubu
Mimi Wonka: sazlı sözlü eğlence
Mimi Wonka: kitabı okuyayım tekrardan
Mimi Wonka: arayıp bulmam lazım şimdi
Pablo: ben feysboka karşıyım
Mimi Wonka: ben bayılıyorum
Pablo: tebrikler
Mimi Wonka: 12 yıldır görmediğin adam
Mimi Wonka: aa canım nbr diye msj atıyo
Pablo: ne kadar sahte
Pablo: 12 yıl görmemişim bundan sonra görmesemde olur,
Mimi Wonka: evet katılıyorum
Pablo: naber kanka die mesajlaşanlar var ne epik
Pablo: benim ilkokuldan beri sürekli görüştügüm dostlarım var
Pablo: 3-4 tane
Pablo: gören kıskanıodu ne güzel die ne mutlu onlara feyzbukları var
Mimi Wonka: benim yok öyle ilkokuldan kalma dostlarım, bir tane dostum var onunla da hiç ortak noktamız yok
Pablo: ortak hayatı yaşarsan ortak noktan olur bkz:kardeşler
Pablo: ama erdemle süper ortagız vesselam
Pablo: bitek pink floyd sevmio bide frp
Mimi Wonka: o sendin demek
Mimi Wonka: bir arkadaşım pink floyd dinlediği için üzülüyorum demişti
Pablo: asdhudashu
Mimi Wonka: belki de ben uydurdum bilmiyorum
Mimi Wonka: ama geçmişti bir pink floyd olayı
Pablo: olsun önemli degil
Pablo: nasıl sevebildigimi sormuştu bende müzik geçmişle alakalı sanırım demiştim
Mimi Wonka: bahsetmişti öyle birşeylerden hatırlamıyorum pek, ne varsa eskilerde var diyenlere üzülüyormuş
Mimi Wonka: hüzünlenmiştim bende
Mimi Wonka: ama pink floyd un vardır dinlediğim şarkıları
Pablo: pink floyd gibisi yoktur.
Pablo: bukowskide öyledir kimi nefret eder bu nasıl hayat diye böyle şeymi olur çok boş falan
Pablo: ama bukowskiyi anlamak bir başkadır
Pablo: bukowski ya yaşanır yada nefret edilir die 1 söz vardı sanırım
Mimi Wonka: bilmiyorum vardır
Mimi Wonka: bukowskiyi erkekler anlar ama
Mimi Wonka: öyle düşünüyorum
Mimi Wonka: hepsi de anlayamaz
Mimi Wonka: ama anladığıno sanan çok tanıdığım adam var
Pablo: tabikide
Pablo: ben anlayıp anlamadıgımı bilmiyorum
Pablo: ben onun güçlü diye tabir ettigi erkege giriyorum sanırım
Pablo: kadınlardan vazgeçmiş olan
Mimi Wonka: vazgeçtim demek büyük söz tebrikler ehehe...ilginçtir aslında fante hayranıdır ya bukowski fanteyle alaksı yoktur, böyle bir takılıp kalmışımdır oraya
Mimi Wonka: bir kere de küfür etmiştim bukowskiye "hadi ordan orospu çocuğu" diye
Mimi Wonka: hey gidi hey eskilere gittim
Mimi Wonka: neyse okutmak lazım gençlere bukowski
Pablo: evet
Pablo: ursula okusun gençler
Mimi Wonka: sende mi erdem gibi
Pablo: elbette
Mimi Wonka: okumadım ben
Mimi Wonka: okumayı da düşünmüyorum
Pablo: kendin kaybedersin
Mimi Wonka: erdem okuma demişti
Pablo: belki yazılanlarla uyuşmadıgını düşünmüştür
Mimi Wonka: belki... ben pişman oldum demişti
Pablo: hehe
Mimi Wonka: hatta şöyle bir konuşma geçmişti
Pablo: insan sanırım uyunmak yerine uyumayı tercih ediyor
Mimi Wonka: anarşi ya konu
Pablo: "cehalet mutluluktur"
Pablo: inanmasamda
Mimi Wonka: kitabı okuduktan sonra yaksaydın çok anarşik bir hareket olurdu demiştim, hoşuna gitmişti....
Mimi Wonka: cehalet mutluluktur diyen çok cahil bir adammış bence asagfdajlk
Pablo: hiçte anarşist 1 davranış degil bence kitabı paylaşırsan bir başkasıyla o zman olur
Pablo: bencede cahil ve hatta korkakça biz söz
Mimi Wonka: bildiğin bir şeyi bilmiyormuş gibi davranmak hakkında ne düşünüyorsun pablo
Pablo: oyunculuk diyorum ben buna
Mimi Wonka: öyle kestirip atma azizim
Mimi Wonka: aç biraz
Pablo: sen anlamak
Pablo: :D
Mimi Wonka: vazgeçtim yaw tamam
Mimi Wonka: norther dinliycem ben penguen okuycam
Mimi Wonka: hayat bu ya ohh yes
Pablo: okunucak mizah dergiside kalmadı
Mimi Wonka: alışkanlıklara devam
Mimi Wonka: diş fırçalamak misali
Pablo: evet ben bazen fırçalayıyorum ama her zman degil benim için alışkanlık degil
Mimi Wonka: zorunluluk bendeki sanırım
Mimi Wonka: diş fırçalamak birileriyle öpüşüyorsan eğer gerekli bişi
Mimi Wonka: yani öyle kazınmış kafaya
Pablo: evet kız arkaşımın oldugu dönemlerde bu alışkalnlıktı bende ama sadece görüşücegimizde
Pablo: ötesinde normal devam ediyordum
Mimi Wonka: aslında mide bulandırıcı birşey
Mimi Wonka: göya temizlik
Pablo: boşver
Mimi Wonka: peki
Pablo: kendime bireysel yaşam alanı buldum arkdaşlar şehirlerine gitti bana evin anahtarını verdiler süper
Mimi Wonka: ne yapıyorsun peki
Pablo: tabiki hiç birşey
Mimi Wonka: bireysel yaşam alanını farklı bir kullanım şekline sokma planların var mı pablo?
Pablo: hiç birşey yapmamak için en güzel şey boş ev
Pablo: yok düzeni degişrmiycem
Mimi Wonka: süper tespit aslında, ama sokaktaki adama söyle
Mimi Wonka: "vay boş ev al hatunları biraları" muhabbetine dalar
Mimi Wonka: gel gör ki boş ev bulsa o dediğini kendi de yapmaz
Mimi Wonka: öyle insanları çok seviyorum ben
Pablo: sokaktaki adamların vay haline
Pablo: ben insanlıktan kaçmak için kullanıyorum boş evi
Pablo: aslında dağa tepeye gitmem lazım dogayla bir olmak için ama uzun iş
Mimi Wonka: insanlıktan gelen bir üşengeçlik gördüm benleğinde, ne iş
Pablo: 100 kiloyum
Mimi Wonka: bahane de süper
Pablo: bahaneler yaşatır insanı
Mimi Wonka: ormanda yaşıyan ayılar 200 kilo çeker bence
Mimi Wonka: bahaneler kuşatır insanı
Pablo: yaşamak için kuşanman lazım zaten
Pablo: yoksa kesersin şah damarını
Pablo: olur biter
Pablo: ormandaki ayılar şehirde dogmadı
Mimi Wonka: kesersen o zamanda iş işten geçer kendine" çok oldu bittiye geldi ya" dersin
Pablo: ben ayı oldugum halde şehirde dogdum
Mimi Wonka: o senin ayılığın bence barış
Mimi Wonka: anan baban insan olarak meydana getirmiştir seni
Mimi Wonka: sen ipin ucunu kaçırmışsındır bir yerde
Pablo: tabiki benim ayılıgım beni ben yapan benim ayılıgım
Mimi Wonka: yaşasın ayılar
Pablo: yehu
Mimi Wonka: dağ çık bence
Mimi Wonka: dağ gelince kalcak yer olur bize de
Mimi Wonka: yatıya geldik hacı diye dalarız mağrana
Pablo: merak etme onu ilerleyen yaşımda zaten yapıcam inşallah
Mimi Wonka: gelirken mağrana ne hediye getirelim
Mimi Wonka: adettendir ehehe
Pablo: kibrit,
Mimi Wonka: çakmak taşı bul
Mimi Wonka: çak çak bitmez
Pablo: biter
Pablo: ama o da olur tabi
Mimi Wonka: kibritten iyidir çakmak taşı
Mimi Wonka: hem daha kullanışlı
Mimi Wonka: hem taş hem çakmak olarak kullanılıyor
Pablo: söyliycegine
Pablo: getirirsin işte
Pablo: hediye getiricek sensin adetten
Mimi Wonka: ben "ne hediyesi yaw kendim geldim ehehe"
Mimi Wonka: diye zevzeklik yaparım
Pablo: o zaman seni çakarım
Pablo: :D
Mimi Wonka: adskaskaaşliklşkjlşk
Mimi Wonka: kendi açımdan doyurucu bir muhabbet oldu mağara konusu.... farklı düşüncelere saldın beni azizim
Pablo: ne gibi
Mimi Wonka: mağarada yaşama olayını düşünüyorum
Mimi Wonka: o açıdan
Mimi Wonka: çok saçma birşey bence, katışıksız insanım ben gelemem öyle zora
Pablo: mağara zor, uzak bir dağ köyünden uzak bir kuluben olucak
Mimi Wonka: öylesi olur
Pablo: haydi'nin dedesi misali
Mimi Wonka: haydii haydii
Mimi Wonka: peteri vardı onu çok severdim
Pablo: evet
Pablo: dede benim adamım
Mimi Wonka: dede çok babacan bi tipti ama çok donuktu yaw keçi sağardı falan
Pablo: ben izliyorum her gün
Mimi Wonka: ben izlemeyeli bir 10 yıl olmuştur
Pablo: dede bilirdi insanların iki yüzlü oldugunu daha bugun köydeki kadınlar dedikodu yaptı durdu dede hakkında asılsız söylentiler falan
Mimi Wonka: ne gibi söylentiler
Pablo: dedenin haydiyi zorladıgını falan dışarı çıkmasına izin vermedi gibi şeyler oysa haydi hasta
Pablo: kadınlar laf çıkarmaya dünden hazır
Pablo: haydinin dışarı çıkmadıgını görmeyi bekliolar
Mimi Wonka: yüzlerine tükürülesi kadınlar
Pablo kişisel iletisini "İyi bir seyyahın belirli bir planı yoktur, ulaşmak gibi bir amacı da. Önemli olan yolculuğun kendisidir." olarak değiştirdi
Mimi Wonka: kim demiş
Pablo: okudugum kitaplardan buldum
Pablo: orjinalini bilmem,
Mimi Wonka: iyi demiş
Mimi Wonka: seyyah mı olmak istiyorsun yoksa dağ kulübesi kaçkını mı? anlamadım
Pablo: her insan 1 yere ait olmak ister ama aynı anda keşfetmeyide
Pablo: dag kulubem olucak yagmurdan kaçıcagım 1 yer ama yagmur yagmıyorken bastonumu alıp giderim kırların ardına
Pablo: yagmur metaforik içeriklidir
Mimi Wonka: gel biz seni bir adaya bırakalım orda kendi lost unu yarat
Pablo: ada zor büyük ada olması lazım ada olucaksa, nehir-dere olmuo küçük adalarda ölürüm suzuluktan
Mimi Wonka: yağmur yağarken kova koyarsın sahile
Pablo: yagmuru mu beklicem yıl boyunca
Pablo: ya hiç yagmazsa
Mimi Wonka: dua et işin ne
Mimi Wonka: aman yaw büyük adaya bırakalım o zaman
Mimi Wonka: ortasından dere geçiyor falan
Pablo: derviş olur çıkarım ozman
Pablo: adanın sınırı var ama ona ne yapıcaksın
Pablo: boşver dünya büyük ada olmasada olur
Mimi Wonka: tanıdığım biri "dünyayı bırak kendine bir faydan olsun" demişti... dünya büyük deyince aklıma o geldi nedense
Pablo: aç gözlüymüş sanırım
Mimi Wonka: se se se seee.... mikrofondan yankılanan se sesi ne güzel birşeydir...
Mimi Wonka: evet aç gözlüdür
Mimi Wonka: herşeyin en iyisine sahip olmak ister
Mimi Wonka: en iyisini alır en iyisinden daha iyisi çıkar onu bırakır diğerini alır
Mimi Wonka: çok maddeci bir düşünce şekli vardır
Pablo: döv o insanı tanıyorsan
Mimi Wonka: yüzüne tükürsen "bugün yüzümü yıkamam gerekmeyecek su parasından yırttık" der
Mimi Wonka: ne dövcem işim olmaz
Mimi Wonka: daha kötüsünü yapıyorum,
Mimi Wonka: söylediklerini dinliyormuş gibi davranıyorum
Pablo: yazık
Pablo: ne deişik memeliler olduk biz insanlar
Mimi Wonka: ne gibi
Pablo: maddiyatçılık vs.
Pablo: mevlananın torunlarına bak ne hale gelmişiz
Mimi Wonka: halinden memnun herkes
Mimi Wonka: sen de kulübede yaşıycan zaten
Pablo: ben kaçıyorum memnun olmadıgımdan
Mimi Wonka: kendin için en yisini yapıyorsun, çok takdir ediyorum hatta özeniyorum falan fıstık... ama orda kendi kendine düşünüp ölürsün gibime geliyor
Mimi Wonka: memnun ölmek mi memnun olmak mı
Mimi Wonka: ben daha karar veremedim hocam
Pablo: daha yaşın genç
Mimi Wonka: ajakjalaşlkşakdja
Mimi Wonka: kitap falan yazarsın gibme geliyor
Mimi Wonka: boş boş dağ bayır gezmek sıkar belli bir zaman sonra
Pablo: olabilir ama yayınlamak üzere degil
Mimi Wonka: yazdıklarını sadece 40 adet bastırıp arkadaşlarına dağıtan bir yazarımız vardı
Mimi Wonka: onun gibi ol bari
Pablo: allah büyük
Pablo: hele şu insan istilasından kurtulalım onlar kolay
Mimi Wonka: insanları sev barışık yaşa onlarla
Mimi Wonka: hiç bi sorun kalmıyor
Pablo: yani sahte ol
Mimi Wonka: yüzüme yüzüme "sahtesin kızım sen" deme şöyle
Mimi Wonka: idare ediyorum ben
Pablo: takıl kafana göre
Mimi Wonka: kulübene beni de al o zaman
Pablo: herkese yer var, önemli olan o modern hayatın saçmalıklarını bırakabilmek
Mimi Wonka: kalk gel diyon yani
Pablo: o cesareti bulan herkese saygım sonsuz, saygı duyduklarımada her zman yer var hayatımda
Mimi Wonka: cesaretle ahmaklık doğru orantılıdır demiş bir bilen
Mimi Wonka: kulübede hatırlatırım bu son dediğini
Pablo: gelirsen hatırlatırsın :D
Mimi Wonka: sırıtıyorsun ya "nasılsa pcsini,cdleri bırakıp gelemeyecek, burda hava yapıyor bana" diye düşünerekten
Mimi Wonka: bunu da hatırlatırım ehehe :D
Pablo: dedigim gibi
Pablo: gelebilirsen hatırlatırsın
Mimi Wonka: :D
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Her Şey Yerli Yerinde
Babam öldü. (şekere bağlı kalp yetmezliği -covid nedenli- babam şeker gibi adamdı zaten) Yeğenim doğdu. (kendime teyze diyorum, hiç zorlanma...
-
Mart; pisileri dama göçermiş. Yoldan geçen adam yakacak kürek arıyor. Adet yerini bulsun diye. "yine çook eskilerden bir hey corç"...
-
Peki biz 2 gün boyunca ne yapacaktık bilgisayarsız. Bizler bağımlıydık o alete. Evde yapacak bişi de yoktu. Laptop ablamdaydı, ablam okulday...
11 yorum:
yuhh diyor başka bişi demiyorum!!!
hayat, evren ve herşey hakkında aranan nihai cevap 42 dir.
Hep birlikte "you'll never walk alone" u söylemeliyiz bence...
aslında bi şişe şarap içsek bence muhteşem olurdu şimdi, tam olarak şu saatte..
hayatımda gördüğüm en etkileyici msn muhabbeti. tebrik etmek isterim. Sayalım baştan. Feysbuk... açarsın bakınırsın düzenlersin hergün suratını gördüğün arkadaşların ekler. ara sıra yıllardır görmediğin arkadaşların ekler. onlar da sıkıcıdır zaten. yıllardır arayıp sormuyorsan bir nedeni var dimi? niye ekliyorsun? parolamı bile unuttum girmiyorum aylardır, gereksiz.
Pink Floyd dinleyene değil de dinlemeyene acırım ben. şimdi ayıla bayıla dinlediğimiz grupları leylekler bırakmadı müzik piyasasına. ne varsa eskilerde var demek istiyorum.
bukowski mi? delirmek ile açlıktan ölmek arasında seçim yapıp açlığı seçmiş, sıradan delilik öyküleri ni yazmış birde. severim.
"cehalet mutluluktur."
(mutluluk ve anlamla ilgili birşey hatırladım, beynimi zorladım nerde okumuştum diye, üşenmedim buldum. buraya da alıntısını yapıcam xD)
"...mutlu insan ise arkasına dönüp bakmaz. ileriye de bakmaz. böyle bir kişi anda yaşar. ama bunun da bir kusuru var. "an" asla birşeyi veremez: anlamı. mutluluğun ve anlamın yolları aynı değildir. mutluluğu bulmak için, kişinin sadece anda yaşaması gerekir; sadece an için yaşamaya ihtiyaç duyar. ama eğer anlam istiyorsa kişi ne kadar karanlık olursa olsun geçmişte, ne kadar belirsiz olursa olsun gelecek için yaşamalıdır. böylece doğa mutluluk ve anlamı bizim için karıştırır ve bizden aralarında bir seçim yapmamızı bekler."
tabi adamına göre değişir bu düşünce xD saygılar Mimi xD
sevgili Turşu'cuğum, alıntı çok güzel, ama ben o kadar komplike bir insan olamadım hiç... bilirsin, tanırsın ehehe..
ve Cem bey;
Saat on ikiden sonra,
Bütün içkiler,
Şaraptır.
cCc MHP cCc demek istiyorum sayın okuyucular.
hahahahah hohohohoho ama serefsizim bi gün bunun olcağını biliyordum. oyunu okudum resmen. bana bu anı yaşattığın için çok sağol merveciğim. sana aşığım resmen ama bu msn engelini kaldıracağım anlamına gelmez ümitlenme. :D hala gülüyorum ya. bu yazılanları okurken ikinizinde kafa yapasını az çok bildiğim için neler düşündüğünüzü hayal edip eylenmenin tadı bir başkaydı. :D hahhahahahha gözümden yaş geldi a.k . ilgiyle izliyor devamını bekliyorum.
pablo hayatında görebilceğin en komik en geyik adamlardan biridir. ciddi gibi gözükür fena makara yapar :D eski günler aklıma geldi. pabloyla bi metal sitesine üye olup kavgalar gürültüler "o dinlediğin grup adam değil aslanım" deyip millete gaz vemeler. :D "siz kominstler çok daglaksınız" modları hahahaha. bizi gay sananlar bile vardı. daha sonra hepsiyle kanka olup konserlere akmışlığımız bile vardır. :D sabahlara kadar gülerdi. hey gidi heyyy beee carpe diem gençlik sizi :D
şu kitap yazma muzvuhatında fikir beyan etmeyi unutmuşum;
bu konuda matematik özürlüsü, saçma salak insan pablonun dediklerine katılmıyorum.
kitapı yakmaktan çok paylaşma daha çok erdemli aydınlı bir davranış doğru fekat kitapı yakmakta bu ahlak anlayışına bir isyandır. bu devrin post-modern insanlığına, onların samimiyetine inanmayışın tecellisidir.
cüce beyinlerle paylaşmaktansa yakarım bu kitabı kesirim bu dilimi daha iyidir.hatta pipimi bile keserim. insanlara bir şeyler anlatarak, dayatarak bir yere varılmayacağına dair bir inanışın eseridir. insan ancak kendini değiştirebilir. insanlarla konuşmaktan vazgeçmek...
senin bukwoskiye yükledğin anlamları benim anlayamıyacağım gibi benimde ursulaya yüklediğim anlamları sen anlayamazsın. aramızda ki fark budur. buyüzden ortak bir ortamda konuşup eylenceğimiz, paylaşcağımız bir şey yok. bu konuşmadan öteye gitmez hiç bir şey. bu ursula teyzeyi çok sevdiğim ve hiç eleştirmediğim anlamına gelmez daha da ileri giderek o kadın kör beyinli bi feministi.
ben dostoyevski ve lev nikolayevic tolstoy'un ahlak anlayışına inanıyorum. sen bukowskiye yani inıyorsun yani seviyorsun işte. onunla eyleniyorsun.
beni ve nelere inandığımı düşünürsen ne demek istediğimi çok iyi anlarsın. ama o aşmış beynini böyle şeylerle yorma. üşenirsin falan. :P
sen ve senin gibiler evde beriut ve pnik floyd dinleyip, fotokopi makinasından çıkmış hayatlarını yaşarken ben tımarhanede kafam taşak gibi yaaaaaa kafatasımın içinde iki tane yumurtalık gibi sallanıp duruyorlar diyeceğim. seni seviyorum ama gitmek zorundayım ilk aşkım merve. heheheh
bu dünya çok orospu çocuğu hatta hala larının amları kokuyor. çok kokuyorum. :)
hemen bir şarkı gönderelim... sözlerini c/p yapalım:)öpüyorum...
I'm not afraid
Of anything in this world
There's nothing you can throw at me
That I haven't already heard
I'm just trying to find
A decent melody
A song that I can sing
In my own company
I never thought you were a fool
But darling, look at you. Ooh.
You gotta stand up straight, carry your own weight
'Cause tears are going nowhere baby
You've got to get yourself together
You've got stuck in a moment
And now you can't get out of it
Don't say that later will be better
Now you're stuck in a moment
And you can't get out of it
I will not forsake
The colors that you bring
The nights you filled with fireworks
They left you with nothing
I am still enchanted
By the light you brought to me
I listen through your ears
Through your eyes I can see
You are such a fool
To worry like you do.. Oh
I know it's tough
And you can never get enough
Of what you don't really need now
My, oh my
You've got to get yourself together
You've got stuck in a moment
And you can't get out of it
Oh love, look at you now
You've got yourself stuck in a moment
And you can't get out of it
Oh lord look at you now
You've got yourself stuck in a moment
And you cant gt out of it
I was unconscious, half asleep
The water is warm 'til you discover how deep
I wasn't jumping, for me it was a fall
It's a long way down to nothing at all
You've got to get yourself together
You've got stuck in a moment
And you can't get out of it
Don't say that later will be better
Now you're stuck in a moment
And you can't get out of it
And if the night runs over
And if the day won't last
And if your way should falter
Along this stony pass
It's just a moment
This time will pass
You are such a fool
To worry like you do
en çok hoşuma giden kısımda bu oldu :=)
yor cast fuliş kazanova şarkısını armağan ediyorum bende :P
heheheh dur güzel bir şarkı bulcam bende bi sn.
ben doğmuşum ölmüşüm gerçekliğe gömülmüşüm bu mu ayıp?
sen hiç korkmamışsın bunu çok matah sanmışsın bu bi kayıp
ben hatalar yapmışım, şaşkın, aptal, safmışım. bu mu ayıp, bu mu ayıp?
sen hiç yanılmamışsın, hiç pişman olmamışsın. bu bir kayıp, bu bir kayıp.
ben incinmişim, kaçmışım, hüznüme sarılmışım bu mu ayıp, bu mu ayıp?
sen tasandan kaçmışsın, hep mış gibi yapmışsın. bu bir kayıp, bu bir kayıp.
heheheheh
gerçekten birde benim baktığın bakabilseydin her şeye. belki de kendinden utanırdın. bilmiyorum. korkmak çok iyi bir duygudur çok insanidir. bizi muhafaza eder kontrol atında tutar. okadar korkuyorum ki cümlelerin arkasına saklaymayacak kadar cesurum. okadar korkuyorum ki keşke saklancak bir delik olsa. çok korkuyorum hemde çok. tek amaçı "rahat" yaşamak isteyen insanların anlayamıyacağı kadar çok korkuyorum. öpüyorum güzellikler kraliçesi. korkmak, hırs yapmak, kasmak, öfekelenmek, ağlamak çok normal insancıldır. ne yap et bunları senden almalarına izin verme..."hayat rahat ol bea olum"dan ibret değil. bak benden hayat dersleri bölüm 1 :D bir blog sitesinde bilgisayarın başında gerçeklerden bahsediyoruz buda bizim ironimiz. :D neyse bu sefer gittim ben hoşçakal her şeyin teşekkür ediyorum diye tamamlıcam sanıyorsun hayır bye :D
şöyle sıkı sıkı sarılıyorum, kemiklerini kırmak ister gibi, öpüyorum sonra, "iyiydi iyi" deyip birşeyleri yanıma kar bırakıyorum...
keşke ile başlayan çok güzel bir dilek var aklımda ama "you are such a fool" cümlesi tam da o an sarf ediliyor şarkıda, bu bir işaret mi dersin en "nihai" sinden hehehe :D
biliyorum ki olmak istediğin kişi olabileseydin eğer, aynaya bakıp saatlerce küfür ederdin kendine, sonra daha etkileyici bir hareketle kırardın tüm aynalarını...
ya da şarap şişelerinde solucan olur birilerinin bağırsaklarını rahatsız ederdin, sana yakışan da bu olurdu, çok mutlu olurdun, olabilirdik... olur muyduk? olmazdık hehehe :D
0,5 bir kalem ucu lekesi kadar çözebildiğin benliğime sarf ettiğin (bana duyurduğun ve içine attığın)tüm o iltifat saydığım küfürler için de ayrıca bir teşekkür etmem lazım ama o kadar kibar değiliz, ne teşekkürden anlarız ne teşekkür ederiz, haklısın yaw ne boktan insanlarız :D
dur bir şey daha söyleyeceğim, ve kahkahalara boğulacaksın, kahkahaların durulunca ekrana bakıp gülümseyecek ve "günün şarkısını" açacaksın, hatta bir sigara yakacaksın ama o kadar çok sigara içme korktuğun başına gelir genç yaşta ölürsün sonra...
dur ne diyordum, son bir şey söyleyeceğim ve o süper zekanla ne demek istemiş olduğumu anladığını sanarak deli deli sırıtacaksın, etrafta birileri varsa korkacak ve daha çok eğleneceksin...
çok özleyeceksin beni çok :D
Yorum Gönder