Nefesimi yeteri kadar tutarsam görünmez olur muyum acaba?
Yalanlar söylüyorum sadece hep bu son diyerek. İçten içe kendimi mahvediyorum aslında yaşama aşıkken yaşamaktan vazgeçiyorum. Başkalarının acılarını kendimin kabul ederken kendi acılarımı kuytulara saklıyorum.
Daha da yaklaşırsan görürsün belki derimin altından çıkmak isteyenin yüzünü. Tanıdık gelir mi dersin? Onu da “benim kadar” severler mi acaba?
Bu sefer neden olduğum tüm kaosu sileceğime söz vererek başlamıştım güne. Sonuçta yenilerini ekledim hayatıma. “ama”larıma sarıldım “keşke” demedim hiç. Derin nefesler aldım başım deli gibi dönsün istedim.
Mutluyum yine de. Nasılsın sorusuna “iyi” cevabını vermeye alışalı çok oldu. Sorun değil. Yaşadım ve öğrendim diyeceğim soran olursa. “çünkü” demeyeceğim.
Acaba bu gece “kim” içime misafir olur ve kalır benimle sabaha kadar oturur?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Her Şey Yerli Yerinde
Babam öldü. (şekere bağlı kalp yetmezliği -covid nedenli- babam şeker gibi adamdı zaten) Yeğenim doğdu. (kendime teyze diyorum, hiç zorlanma...
-
Mart; pisileri dama göçermiş. Yoldan geçen adam yakacak kürek arıyor. Adet yerini bulsun diye. "yine çook eskilerden bir hey corç"...
-
Peki biz 2 gün boyunca ne yapacaktık bilgisayarsız. Bizler bağımlıydık o alete. Evde yapacak bişi de yoktu. Laptop ablamdaydı, ablam okulday...
1 yorum:
herkesten samimiyet beklerken bir blog sayfasına içimizi dökerek en büyük samimiyetsizliği yapıyoruz belkide.
Yorum Gönder