Amaçsızca bir yazma isteği var içimde. Saat sabahın 7'si olmak üzere. Aydınlık fotoğraflar çektim, içlerinde gölgeler olan... Hepsi bana özel yine.
Hissettiklerini basitçe anlatamayan o rezil insanlar gibiyim. Daha önce hissetmemiş olduğunuz hiçbirşeyi sunamam size. Tek bir kelime ile anlatmak isterdim içimde olan herşeyi. Tüm samimiyetsizliğimle...
Gözlerinizi kamaştıran bir gün doğuşu ve taze kahve kokusu... Kağıt kesiğinin acısı, akan kanınızın paslı demir tadı... Dinlediğiniz şarkıdaki o büyük aşk, o büyük öfke... Başınızı döndüren temizlikte bir nefes ve sarf etmek için yanıp tutuştuğunuz tüm kelimeleriniz...
Hepsini ceplerinize doldurup sonsuza kadar saklamak istemeniz. Ama pijamaların cebi olmaması durumu...
Sevecenlikle küfür eden bir adamın dudaklarındaki alaycı çizgiler ve beyaz kanatlı salak martılar...
Günaydın.
21 Haziran 2008
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Her Şey Yerli Yerinde
Babam öldü. (şekere bağlı kalp yetmezliği -covid nedenli- babam şeker gibi adamdı zaten) Yeğenim doğdu. (kendime teyze diyorum, hiç zorlanma...
-
Mart; pisileri dama göçermiş. Yoldan geçen adam yakacak kürek arıyor. Adet yerini bulsun diye. "yine çook eskilerden bir hey corç"...
-
Peki biz 2 gün boyunca ne yapacaktık bilgisayarsız. Bizler bağımlıydık o alete. Evde yapacak bişi de yoktu. Laptop ablamdaydı, ablam okulday...
4 yorum:
Lanet olsun o kağıt kesiğine.. Nasıl bir acıdır vesselam..
netekim güzel yazılarınızdan bir tanesi daha olmuş bu sabah hislenmesiyle..
çok güzel olmuş azizim
...ve evet harbiden beyaz kanatlı salak martılar.
monarch ı bıraktım hacı müjdemi isterim. güzel geldi bu cümle bana
"Gözlerinizi kamaştıran bir gün doğuşu ve taze kahve kokusu..."
Yorum Gönder