İki yıldır ormanın ortasına inşa edilmiş güzel bir sitede
yaşıyorum. Neden ormanın ortasına inşa edilmiş güzel bir sitede yaşıyorsun Mimi
diye sorarsanız eğer elle tutulur gerçek bir neden verememekle birlikte, kolaya
kaçıp şehrin gürültüsünü bırakıp doğaya yakın olmak gibi bir cümle
zırvalayabilirim. Yaklaşık 10 yıl sonra yaşadığım sitenin etrafındaki
yeşillikten eser kalmayacak tabi ki. O zaman ben ve başkaları da hayatta kalan
bir başka doğa alanını talan etmeye gideceğiz herhalde.
Geçen sene sitemizin en büyük sorunlarından biri
kırlangıçlardı. Sevgili kırlangıç kuşları eskiden evleri olan yere, gelip 100
küsür hanelik bir site inşa eden insanlara ayak uydurmaya çalışıyorlardı tabi.
Çatı saçaklarına, balkon diplerine yuva yapmaya çabalayıp hayatta kalmaya
uğraşıyorlardı. Tabi ki doğal şekilde yaşayan bu hayvanlar balkon zeminlerini
pisletip, taşıdıkları çerçöpü etrafa saçıyorlardı. Sonra sitemiz sakinlerinden
emekli bir beyefendi bu kırlangıç sorununa bir çözüm bulmalıyız önerisi getirdi.
Herhalde bir çözüm bulundu ki bizim garajın içerisinde yaşayan 4 adet kırlangıç
dışında etrafta başka kırlangıç görünmüyor pek. Belki de ben görmüyorumdur.
Zaten artık daha güzel bir yeni sorunumuz var. Başlık: Eşek arısı
sorunu. Etraftaki kırlangıçları kovalayınca, bir başka sorunsal ortaya
çıkacaktı tabi ki. Geçen hafta kuzenimin minik kızının elinin kocaman şişmesine
neden olan bu vahşi doğanın minnak böcekleri, kırlangıçların bıraktığı balkon
köşelerine kendi yuvalarını kurmaya başlamışlar. Yakında aynı emekli
beyefendinin yeni bir sorun önergesi ile ortaya çıkmasını bekliyorum.
Şu an için peçeli baykuşlara, çakır kuşlarına, kızıl
şahinlere ve yaz atmacalarına laf eden yok. Sabahları yırtıcılar 6 -7 arası evlerin
çatılarında görünüyorlar, site üstünde uçuyorlar ormana dalmadan önce,
pençelerinde avları ile süzülürken görünüyorlar falan. Geceleri de baykuşlar çatılara
oturup sağa sola sesleniyorlar. Bilemiyorum belki yakında onlar için de bir
sorun önergesi alırız. Yaban hayat için tehdit oluşturuyoruz insan ırkı olarak.
Çok haklı nedenlerimiz var çünkü balkonumuz kirleniyor, çocuklarımız tehlikede.
Kimse de demiyor bizim burada ne işimiz vardı yahu diye. Ben
bile, yapmış olduğumuz saçmalığın ne derece büyük ve ahmakça olduğunun
aydınlanmasını yeni yaşıyorum. İş işten geçti tabi ki. Etrafta başlayan diğer
site inşaatları mı saymamı istersiniz, havaya, suya ve toprağa saldığımız
bilumum zehirleri mi? Dünyanın en berbat mahlukları olup da dünyaya hakim olduğumuz
trajikomik bir gerçek. Bundan sonra minimum zararla yaşamaya çalışsak ne
olacak, ne değişecek ki?
Haftaya, site sakinlerimizin facebook hesaplarında “bu sıcak
havalarda kedişlere ve köpüşlere bir kap su verin” mesajları paylaşıp da
gerçekte site içine giren başıboş kediş ve köpüşlere nasıl davrandıklarıyla
ilgili yazımı yine bu sayfada okuyabilirsiniz.
İyi kal okuyucu.
Sakın; “…ama modern
yaşamın gerekliliği buna neden oluyor maalesef, insanların doğal yaşamı korumak
için yaptığı çalışmalar var bir sürü…” bıdı bıdısı da yapma yorum kutuma,
çirkefleşirim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder