10 Ocak 2013

Do you believe that there's treasures in the ocean?


Şu Dünya'da en çok ağzından çıkardığı sakızı yere atanlara gıcık oluyorum ve otobüs duraklarında muhabbet eden kokoş teyzeleri dinlemeyi seviyorum.

Tüneldeki o daracık alanda saatlerce ayakta kalıp tanımadığım kalabalıkla bira tokuşturmayı ve sigara paylaşmayı özlüyorum en çok ve tramvaydaki sarhoş insanlarla devrilmemek için kol kola girip sallana sallana meydana çıktığımız geceleri mutlulukla anıyorum, geçmişte kalan... (tramvay zilini çalmak için vatmana resmen yalvardığımız gece (ki çalsak da adamın bir şey diyeceği yoktu) neden hiçbirimiz adlarımızı sorup numaralarımızı almadık bilmiyorum, (çünkü alkolden yanakları kırmızı olunca insan etrafındaki herkesi çok çok iyi tanıdığı bir arkadaşı sanma yanılgısına düşüyor) belki bunları yapsak en güzel anım bu olmazdı, kim bilir...)

Hayatımı Yalova'da geçirdiğim (ve sanırım geçirmeye de devam edeceğim) bugünlerde, ailemi özlemediğim kadar İstanbul'u özlemiş olmamdan dolayı utanmalıyım blogger. Mutlu olmadığımı hissediyorum sık sık ama geçiyor hemen. Çünkü biri bir şey yapmamı söylüyor ya da çok güzel bir muhabbet başlıyor ofis içinde, sonra burayı da çok sevmeye başladığımı fark ediyorum. Tanıdığım bir sürü yeni insan ve yapılan dolu muhabbetler... (kime göre neye göre tartışılır)

Eskide kalan özlediğim bir dolu insan var. Bazılarını daha çok özlüyorum. Kimine ulaşmaya çalıştım en kabak tadı vermiş halimle, ulaşamadım...Yaşlanıyoruz be blogger ve ben örgü örmeyi hala beceremiyorum. (halam 2 gece önce yılmadan anlattı ters düz ipi şuradan şuraya dönüşlerde şöyle böyle... diye ama ben as good as it gets izlemeye daldım ve unuttum anlatılanları, evet yeteneksizim...)



Yatırım yapıyorum büyük ve sıkıcı insanlar gibi. Geleceği garanti altına almak? Bilmem... Sence bazı şeyleri gerçekten bize öyle öğretildiği için mi yapıyoruz? Yoksa zaten yapacağımız başka bir şey olmadığı için mi? Bunun cevabını vermek zorunda değilsin, en azından düşünmeden konuşma lütfen.

Okyanus... Özlem demek. Mavi büyük ve ıslak.

Geri döndüm ben.

Günün parçası: Lines by Lucy Rose on Grooveshark

Fotoğraf: Lisa Larsen / 9 Mart 1948 - Marlon Brando ve kız kardeşi Jocelyn.


Her Şey Yerli Yerinde

Babam öldü. (şekere bağlı kalp yetmezliği -covid nedenli- babam şeker gibi adamdı zaten) Yeğenim doğdu. (kendime teyze diyorum, hiç zorlanma...